Gazetecilik, demokrasinin omurgasıdır; halkın bilgi alma hakkının yılmaz savunucusudur.
Ancak, bu kutsal mesleği icra ederken karşılaştığımız engellemeler, artık tahammül sınırlarını zorluyor.
Kamuya açık alanlarda, kamuoyunu bilgilendirmek için gittiğimiz olaylarda, özellikle sağlık görevlilerinin “Çekim yapmayın!” baskıları ve tehditleriyle karşılaşmaktan bıktık, usandık!
Bu engellemeler, sadece gazetecilere değil, halkın bilgi alma hakkına yönelik bir saldırıdır ve asla kabul edilemez!
Son örneğini, 21 Ağustos 2025 günü, saat 17:00 sularında Hayri Batur Caddesi üzerinde ve 22 Ağustos 2025 Cuma günü, saat 01:30 sularında, Hikmet Uğraş Caddesi’nde yaşanan bir kazayı haberleştirmek için olay yerine gittiğimizde yaşadık.
Olay yerindeyken, 59 DJ 294 plakalı ambulansta görevli bayan sağlık personeli, görevimizi yapmamızı engellemeye çalıştı. Çekim yapmamızın yasak olduğunu iddia eden bu görevli, bir adım öteye giderek hakkımızda şikayetçi olacaklarını söyleyerek açıkça tehdit savurdu.

Bu, ne ilk ne de son!..
Ancak, bu hadsiz tutum, gazetecilik mesleğine ve halkın bilgi alma hakkına yönelik bir saygısızlıktır. Kamuoyunu bilgilendirmek için olay yerinde bulunan gazeteciler, ne bir suç işliyor ne de kimsenin işini zorlaştırıyor. Aksine, bir trafik kazası, bir afet ya da bir toplumsal olay gibi kamusal meselelerde, gerçekleri belgelemek ve halka ulaştırmak, gazetecinin asli görevidir.
Sağlık görevlilerinin, keyfi bir şekilde çekim yapmamızı engellemeye çalışması, ne hukuki ne de etik bir zemine dayanır.
Bizler, onlara görevlerini yaparken "pansuman yapma, dikiş atma, elini kolunu sarma" diyor muyuz?
Onlar da bize "Çekim yapma", "Bu haberi kullanma" diyemezler!..
Kamuya açık bir alanda, hasta mahremiyetine zarar vermeden yapılan çekimler, yasal bir haktır ve bu hak, hiçbir görevlinin kişisel inisiyatifine bırakılamaz.

Sağlık çalışanlarının zor koşullarda, büyük bir özveriyle çalıştığını elbette takdir ediyoruz. Hayat kurtarmak için gösterdikleri çaba, her türlü övgüyü hak ediyor. Ancak, bu özveri, gazetecilere karşı düşmanca bir tutum sergileme ya da halkın bilgi alma hakkını gasp etme yetkisi vermez.
59 DJ 294 plakalı ambulanstaki görevlinin, mesleğini yaparken gazetecilere karşı sergilediği bu tehditkâr tavır, sadece bireysel bir saygısızlık değil, aynı zamanda kurumsal bir sorunun yansımasıdır.
Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü, bu tür olaylara karşı net bir duruş sergilemeli; sağlık görevlilerine, gazetecilerin kamu yararı için çalıştığını ve engellenemeyeceğini açıkça anlatmalıdır.
Bir ambulansın olay yerine geç gelmesi, sağlık sistemindeki bir aksaklığı gösterebilir. Bir kazadaki müdahale anı, toplumun güvenini pekiştirebilir ya da eksiklikleri ortaya çıkarabilir. Gazeteciler, bu anları belgeleyerek, sadece haber yapmaz; aynı zamanda kamuoyunun denetim mekanizmasını güçlendirir.
Ancak, “Çekim yapmayın!” diye bağıran, üstüne bir de şikayetle tehdit eden sağlık görevlileri, bu zinciri kırıyor; halkın gerçekleri öğrenme hakkını elinden alıyor.
Bu, bir meslek grubunun haddini aşmasıdır ve derhal son bulmalıdır!
Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü, sağlık çalışanlarına yönelik bir kılavuz hazırlamalı; kamuya açık alanda çekim yapmanın yasal bir hak olduğunu ve hasta mahremiyetine zarar verilmediği sürece engellenemeyeceğini vurgulamalı. Gazeteciler de, hasta mahremiyetine ve sağlık çalışanlarının iş yoğunluğuna saygı göstermeli; ancak bu saygı, bir tarafın diğerini susturması anlamına gelmemeli.
21 Ağustos günü ve 22 Ağustos gecesi yaşadığımız olay, bir uyarıdır: Bu tür engellemeler devam ederse, sesimizi daha gür çıkaracağız!
Gazetecilik, bir lüks değil, bir zorunluluktur. Toplumun gözü, kulağı ve vicdanı olan bu meslek, ne sağlık görevlilerinin ne de başka bir grubun keyfi müdahaleleriyle susturulabilir.
59 DJ 294 plakalı ambulanstaki görevlinin tehdidi, sadece bize değil, halkın bilgi alma hakkına yöneliktir. Bu tehditlere boyun eğmeyeceğiz!
Buradan Tekirdağ İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Lütfi Çağatay ONAR hocamıza açık çağrıda bulunuyorum: Kamuoyunun gerçekleri öğrenme hakkı için, bu anlamsız engellemeler ve tehditlere derhal son verdirmeliler.
Artık yeter!
Gazetecilik mesleğimiz, tehditle, baskıyla, engellemeyle durdurulamaz. Kamuoyunun bilgi alma hakkı, hiçbir görevlinin kişisel kaprisine feda edilemez. Bu utanç verici tutumlar son bulana kadar, kalemimizle, kameramızla, sesimizle mücadele etmeye devam edeceğiz!
Yorum yazarak Tekirdağ Bakış Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Tekirdağ Bakış hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Tekirdağ Bakış editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Tekirdağ Bakış değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Tekirdağ Bakış Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Tekirdağ Bakış hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Tekirdağ Bakış editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Tekirdağ Bakış değil haberi geçen ajanstır.