Tekirdağ depreme ne kadar hazır?

Geçtiğimiz günlerde Marmara Denizi'nde, Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, Tekirdağ genelinde ciddi şekilde hissedildi. Sallandık, ürktük ama esas soruyu kendimize yeterince sorduk mu? Gerçekten hazır mıyız?

Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer’in açıklamaları, durumun ciddiyetini bir kez daha gösterdi. Yüceer’in ifadesine göre Tekirdağ’daki binaların yaklaşık yarısı 1999 depremi öncesinde inşa edilmiş. Yani neredeyse her iki binadan biri, modern deprem yönetmeliklerine göre yapılmamış durumda. Bu ciddi bir alarm işareti değil mi?

Elbette, 99 öncesi yapılan her bina kötü değil. Ancak, yıllar geçtikçe betonun, demirin yıprandığını, standart dışı malzemelerle inşa edilen yapıların zamanla nasıl riskli hale geldiğini biliyoruz.

Bu yüzden her binanın teknik denetimden geçirilmesi artık bir zorunluluk.  Denetim olmadan umut etmek, işi şanstan başkasına bırakmak değil gibi.

Yüceer, Tekirdağ’da kentsel dönüşüm için adımlar attıklarını, TEKTAŞ'ı kurduklarını, Süleymanpaşa ve Çorlu gibi ilçelerde rezerv alanlar oluşturduklarını söylüyor. Toplam 2 bine yakın konut yapılacağı belirtiliyor. Ancak 2 bin konut, yarısı riskli olan bir şehrin güvenlik ihtiyacını gerçekten karşılayacak mı?

Öte yandan, "Bazı binaları güçlendireceğiz, bazılarını yıkacağız" deniyor. Güzel, ama bu süreç hangi hızda ilerleyecek? Depremler, ne zaman geleceğini bize haber vermez. Bugün hazırlık yapmazsak, yarın geç kalabiliriz.

Tekirdağ'ın kaderi, yalnızca yeni projelerle değil, var olan her binanın gözden geçirilmesi ve gerekli önlemlerin alınmasıyla değişebilir.

Aksi halde her sallantıda korkarak beklemeye devam ederiz. Şunu artık toplum olarak idrak etmeliyiz ki, deprem değil ihmaller öldürür.

Sormak lazım: Tekirdağ, gerçekten depreme hazır mı?